HAYATI

Şair. 4 Nisan 1946 günü Kahramanmaraş’ın Yenicekale ilçesine bağlı Sarımolla köyünde dünyaya geldi. Maraş İmam-Hatip Okulu’ndan (1967) sonra AÜ Hukuk Fakültesi’ni bitirdi (1973). Çalışma Bakanlığı’nda iş müfettişi (1974-78), Sakarya Devlet Mimarlık Mühendislik Akademisi’nde iş hukuku asistanı, Sakarya Meslek Yüksek Okulu’nda öğretim görevlisi olarak çalıştı. “Türkiye’de İş Denetimi” adlı teziyle doktor oldu. Önce fakülte, 1992’de de üniversite olan Sakarya Üniversitesi’nde öğretim üyesi olarak çalışmaktadır. İlk şiirleri 1965’te Maraş’ta yayımlanan Gonca dergisinde çıktı. Oku, Çıkış, Defne, Diriliş, Edebiyat, Mavera, İlim ve Sanat dergilerinde yayımladığı şiir ve yazılarıyla adını duyurdu. Geleneksel şiire yaslanan bir söyleyişi benimsediği kabul edildi.

ESERLERİ

Şiir:

  • Bir Savaşçıdır Kalbim, Ank.: Edebiyat, 1975
  • Önden Giden Atlılar, İst.: İz, 1992
  • Şiirler, (2. bas.) İst.: İz, 1995

Deneme:

  • Aydınlar İhaneti, İst., 1991

Diğer:

  • Türkiye’de İş Denetimi, İst.: Kazancı, 1997

ESER ÖRNEKLERİ

Taş Gazeli

I.
Taş taş değil bağrındır taş senin
Nereni nasıl yaksın söyle bu ateş senin

Bir katılıktır dinamit söker mi yürekleri
Başın bir kez bu kalbe çarpmasın ey taş senin

Kazmayı kayalara değil kalplere vur ey
Ferhat niçindir kırdığın bunca taş senin

Anne seninle bağrın döğer gider mi acı
Hanidir Ferhad’dan aldığın ders taş senin

Sen de mi taşla bir oldun ey sevgili
İşitmez oldun beni kalbin taşdan taş senin

Ölüm sendendir bana nedir taşlamak beni
Bana güldür çiçektir attığın her taş senin

Gözünü dikme taşa işte parça parçadır
Şimşektir bir bakışın dayanır mı taş senin

Deprem değildir dağı ve beni sarsan
Bir bakışın komaz taş üstünde taş senin

Niçin çıktın dağlara evren çöl oldu leyla
Topuğun öpmek için toz oldu dağ taş senin

II.
Taş taş değil bağrındır taş senin
Nereni nasıl yaksın söyle bu ateş senin

Ülkendir taş ve beton bu yanlışkent
Her gün bir yanın biraz daha taş senin

Taş alanlarıdır taş insanları taşır bir
Nereye gelsen ey aşk karşında bu taş senin

Uygarlığı taşla taşımak çağlar üzre
Kolların bu denli güçlü müdür senin

Bir taş devridir ama bağışla beni
Niçin bunca geldim üstüne ey taş senin

Bir İbrahim bıçağı ikiye biçer taşı
Sevgili nasıl kırdı kutlu dişin taş senin

Ölüm bir kasırgadır çevirir seni beni
Nedir kucağında kocaman taş senin

III.
Bir bir yürürlükten kaldırılıp çürümüş devrimleri
En gürbüz bir devrimi dikmek yerine taş senin

Nereye koysam seni söyle ey yüreğim
Bir gün beni ele verir bu güçlü atış senin

KAYNAKÇA: “Sarı, Osman”, TDEA, VII, 462; Işık, 518; C. Çiftçi, Maraşlı Şair-Yazar Âlimler, İst., 2000.

Paylaş