HAYATI
XVIII. yüzyıl halk ozanlarından. Hayatı hakkında bilgimiz yoktur. Hac yolunun güvenliğini sağlamakla görevlendirilen, ancak daha sonra devlete asi olan Veli Osman Oğlu Nasuh Paşa için yazdığı destanından yaşadığı yüzyılı çıkarabiliyoruz. Paşa’nın 1714’te idam edildiği hatırlanırsa, Hocaoğlu’nun o yıllarda hayatta olduğu anlaşılmaktadır. Mısraların arasında yer yer yol kesen Arap eşkıyasından canlı bir ifade ile bahsetmiş olduğuna bakılırsa, şairin hacca da gitmiş olduğu tahmin edilebilir.
ESER ÖRNEKLERİ
KOŞMA
Karşımda salınan yeşil meleğim,
Yazık benim sana düşen gönlüme!
Yalvarı yalvarı geçmez dileğim,
Yazık benim sana düşen gönlüme…
Salını salını gelir geçersin,
Hüma kuşu gibi yüksek uçarsın,
Evvel biliş idin şimdi kaçarsın,
Yazık benim sana düşen gönlüme.
Güzelim, bir demir cavşan imişsin,
Ne bağrı katısın, taştan imişsin,
Ben dost sanır idim düşman imişsin,
Yazık benim sana düşen gönlüme.
Dileğim budur kim çatam pirlere,
Hu deyu çağıram gerçek erlere.
Ömrüm geçti gitti hayıf yerlere…
Yazık benim sana düşen gönlüme!
Benim bir hercayi yârim var imiş,
Ben bilmezdim eller ile yâr imiş,
Dahi benden gayri sever var imiş,
Yazık benim sana düşen gönlüme.
Hocamoğlu gideyürür düşüne,
Karakuşlar konsun benim leşime,
Korktuğum işler hep geldi başıma,
Yazık benim sana düşen gönlüme!..
NASUH PAŞA İLE HACCA GİDENLER
Nasuh Paşa ile hacca gidenler
Acep nam kodular Arabistan’a
Varup Beytullah’a tavaf edenler
Müstahak değil mi Bağ-ı cenâna
Nedir bu Arab’ın ettiği işler
Yediler kılıncı görelim nişler
Söküldü cebeler kesildi başlar
Boyandı güherler kırmızı kana
Yine zâhir oldu keşf-ü keramet
Arab’ın başına koptu kıyamet
Hüccâc-ı müslimîn geçti selâmet
Erişti hacılar emn-ü emâna
Hocaoğlu âlem bilir mi bilmem
Bu düzenlik böyle kalır mı bilmem
Bir gelmiş bir dahi gelir mi bilmem
Böyle kahramanlık âhir zamana
KAYNAKÇA: Kocatürk, Vasfi Mahir (1963). Saz Şiiri Antolojisi. Ankara: Ayyıldız Matbaası, Köprülü, Mehmed Fuat (2004). Saz Şairleri. Ankara: Akçağ Yay.