HAYATI
Saz şairi. Doğduğu tarih ve yer hakkında kesin bir bilgi yoktur. 1605’te Aydın’da yaşama veda etti. Tam adı Üveys Paşazade Mehmet Paşa’dır. Kul Mehmet, Aydın bölgesindeki Güzelhisar kasabasında yetişti. Mısır beylerbeyliği yapan Üveys Paşa’nın oğludur. Maliye işlerine bakan yüksek bir memur olarak Aydın’da bulunmuş, paşa ve vezir rütbeleri almıştır. Kul Mehmet, Aydın bölgesinin zengin ve nüfuslu insanlarından biriydi.
Kul Mehmet’in hayatını hakkında ayrıntılı bilgi yoktur. Babasından kalan servetle Aydın Güzelhisar’da bulunan sarayında rahat bir ömür sürdüğü, bir dönem Aydın muhassılı (vergi toplayıcısı) olduğu, I. Ahmet döneminde o bölgedeki Celali isyanlarının bastırmak için vezaret rütbesi verildiği, ancak Kul Mehmet’in sarayından ayrılmadan öldüğü biliniyor. Ölümünde kahyası Yusuf Paşa, Kul Mehmet’in mallarını zorla ele geçirip Celali olmuş, ardından da idam edilmişti. Mehmet Paşa’nın doğduğu tarih bilinmemekle birlikte genç yaşta öldüğü söylenebilir.
Kimi şiirleri XVII. Yüzyılda yaşayan diğer Kul Mehmet ile karıştırılan Kul Mehmet Paşa’nın kendine özgü bir söyleyişi olduğunu söylemek oldukça güçtür. Onun adına kayıtlı iki şiiri dışında, Kul Mehmet ve Mehmet mahlaslı şiirlerin Kul Mehmet’lerden hangisine ait olduğu kesinlikle bilinmemektedir (İkinci Kul Mehmet, IV. Mehmet’in tahta çıktığı sırada Deli Hüseyin Paşa ile birlikte Girit’te bulunmuştur). Kul Mehmet Paşa’nın bir şiiri bestesi ile günümüze kadar gelmiştir:
“Siyah ebruların duruben çatma
Gamzen oklarını aşıka atma
Sana gönül verdim beni ağlatma
Benim gözüm nuru gönlüm süruru”
ESERLERİ
- Be Yarenler Evvel Bahardır
- Behey Ela Gözlü Canım
- Bunca demdir hasretliğin çekerim
- Kuzum Kuzum Der Meler Bir Koyun.
- Padişah-ı Heft Kişver Kılıç
ESER ÖRNEKLERİ
Behey ela gözlü canım
Kul olmağa geldim sana
Gönül tahtında sultanım
Kul olmağa geldim sana
Ne yerdeyiz ne gökteyiz
Dünü günü firkatteyiz
Elim ermez hasretteyiz
Kul olmağa geldim sana
Evlerinin önü yoldur
Kerem kıl aşıkın güldür
Gerek ağlat gerek güldür
Kul olmağa geldim sana
Koynunda turuncu gizli
Tatlı dilli şirin sözlü
Şahin gibi kara gözlü
Kul olmağa geldim sana
Mehemmed eydür kulunum
Başı açık bir delimin
Ta ezelden muhibbinim
Kul olmağa geldim sana
***
Yavrum kuzum seni aldırdım ellerden
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Usandım da bezdim bu tatlı candan
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Yine çiçeklendi dağların başı
Koyun ben nideyim Mevla’nın işi
Da’im durmaz akar gözümün yaşı
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Koyun senin derdin çoktur n’ideyim
Yanınıza başka kuzu katayım
Varıp seni koyaklarda güdeyim
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
KAYNAKÇA: Vasfi Mahir Kocatürk, Türk Edebiyatı Tarihi, MEB 1996 syf, 309