HAYATI
Şair. Vardar Yenicesi’nde dünyaya geldiği bilinen Usuli’nin doğum tarihi hakkında bilgi yoktur. 1538’de Vardar Yenicesi’nde öldü ve orada gömüldü. Öğrenimini tamamladıktan sonra Mısır’a giderek İbrahim Gülşeni’ye bağlandı. 1533’te şeyhinin ölümü üzerine memleketine döndü ve bir derviş yaşamı sürdü. Evranoszade Abdi Bey’in musahibiydi.
Tasavvufi şiirler yazan Usuli’de Nesimi’nin etkisi görülmektedir. “Divan edebiyatının başarılı şairlerinden olduğu halde Yunus tesiriyle heceyle, hem de epeyce şiirler yazmıştır” (A. Gölpınarlı). Şiirlerinde gösterdiği başarıya oranla hakkı olan üne kavuşamamıştır. Şiirlerinden örnekler:
Yarenler ecel gelmeden
Gözümüz toprak dolmadan
Felek bizden öç almadan
Hele biz bir dem sürelim
ESERLERİ
Usuli’nin, içinde hadislerle Hz. Ali’nin sözlerinin çevirisi ve iki uzun mesnevi (Sıfat-ı Şeb, Menkabet-i Aşk) bulunan Divan’ı basılmadı.
ESER ÖRNEKLERİ
DİVAN’DAN
GAZEL I
Muttasıl sanma bizi cevr ü cefanun kuluyuz
Dostum gah cefa gâhi vefanun kuluyuz
*
Şah-ı hüsn oldun ise devlete mağrur olma
Hey begüm biz dahi senin yaradanun kuluyuz
*
Sana baş eğmezüz azadeyüz ey çerh amma
Doğrusun diyelüm ol serv-i revanun kuluyuz
*
Bir büt-i Çine gönül verdük ise ey zahid
Bize kafir deme biz dahi Hudanın kuluyuz
*
Çün bakası yoğ imiş tac u kabayı nidelüm
Bu fena dehrde bir köhne abanu kuluyuz
*
Kimisi şah u kimi beğ kimi paşa geçinür
Ey Usuli hele biz dahi filanun kuluyuz
GAZEL II
Aşk odundan şem gibi dinmedi yaşım benim
Ah kim onulmadı bağrımdaki başım benim
*
Zehr-i kahr ile felek tasın tolular içmeğe
Bezm-i mihnetle bulunmadı ayakdaşım benim
*
Künc-i gamda yar-ı canım gönlümün eğlencesi
Derd ü mihnet yoldaşım gamdur karundaşum benim
*
Ben ölüp hak olıcak erbab-ı şevkünden yine
Kase olmazsa aceptür bu sırık benim
*
Ni’met dünyaya bakmadım Usuli olalı
Künc-i mihnet meskenim derd ü bela aşim benim
İBRAHİM GÜLŞENİ’YE MERSİYE
İLK BEND
Yazık degül mi nice bir ey dehr-i kine-var
Derd ü gam ile ağladasın bizi zar ü zar
*
Bir dem dıraht-ı ömrüme ber vermedün veli
Etdün doyunca dest-i cefayile sengsar
*
Yaş nice dökmeyem ki gam-ı rüzgardan
Çeşm-i ümmid ü dide-i bahtum dolu gubar
*
Halum harab dide pür ab ciğer kebab
Dil bi-karar ü şişe-i hatırda inkisar
*
Bag-ı zamanede yüze gülmez gül-i murad
Har-ı belada olsa benüm gibi sad-hezar
*
Bu mülk içinde hiç kişi kamın bulmadı
Ger şah-ı kambin ü eger mir-i kamkar
*
Derda ki seng-i hadise-i rüzgardan
Ayine-i Sikender’e erişdi inkisar
*
Beytü’l-hazendedür kamu Ya’kub gibi halk
Kapdı meğer ki Yusuf-ı bu gürk-i cinan-şikar
*
Yerden şu denlü çıkdı göge dud-ı ah kim
Ebr oldı gökden ehl-i zemin üzre nar-bar
*
Ol afitab kara yere girdi mi acep
Ya kabr-i tenge sığdı mı derya-yı bi-kenar
*
Kavlinde sadık idi vü Sıddık-ı vakt idi
Oldı meğer ki Ahmed-i Muhtar’a yar-ı ger
*
Kıldı kaba libas-ı hayatın bildi kim
Arif katında ar olur esbab-ı müstear
*
Enfas-ı kutb-ı laciverd idi
Min ba’d ola mı ya’ni felek kar-ı üstüvar
*
Tenha gönüldi gün gibi kendi sonunda biz
Kaldık ayakda saye gibi hor u bi-karar
*
Ey hak-i rü-siyah kanı Gülşeni kanı
Ol ma’rifet güherlerinün ma’deni kanı
KAYNAKÇA: İsen, Mustafa (1988). “Usulî’nin Yenice Şehr-engizi”. Mehmet Kaplan İçin. Ankara: Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü Yay. 131-148.