HAYATI

Şair, yazar, gazeteci. 1865’te Adana’da dünyaya geldi. 1905’te Adana’da yaşama veda etti. Habibe Hanım ile Binbaşı Hasan Efendi’nin oğlu. Jön Türkler’den Refik Nevzat kardeşidir.

Ortaöğrenimini İzmir Rüştiyesi’nde tamamlayan Tevfik Nevzat, özel hocalardan Arapça, Farsça dersleri aldı; Fransızca, biraz da İngilizce öğrendi. Genç yaşta Rüsumat Dairesi’nde kâtip olarak çalışmaya başladı. Halit Ziya (Uşaklıgil) ile tanışması İzmir’in ilk edebi-fenni dergisini çıkarmalarına vesile oldu. Bıçakçızade Hakkı, Halit Ziya ve Tevfik Nevzat 13 Mart 1884’te Nevruz dergisini çıkardılar. İlk edebiyat denemelerini bu dergide yayımlayan Tevfik Nev zat 13 Kasım 1886’da Halit Ziya ile birlikte Hizmet gazetesini çıkardı. Bu sıralarda İstanbul’da Hukuk Mektebi’nde açılan sınavda başarılı olarak davavekilliği diploması aldı. Kısa sürede avukat olarak büyük bir ün kazandı. 1894’te İzmir maarif müdürü Emrullah Efendi (II. Meşrutiyet döneminde maarif nazırı) ve avukat Güzel Hasan Bey’le Avrupa’ya kaçarak Hizmet’in yayımını Cenevre’de sürdürdü. Politika ile uğraşmamak kaydı ile bağışlanarak İzmir’e döndü; 21 Şubat 1895’te Ahenk gazetesini yayımlamaya başladı. 147. sayıya kadar başyazarlığını yaptığı bu gazetede eğitim, iktisat, kadın hakları gibi toplumsal konularda makaleler yayımladı. 1899’da aleyhlerinde verilen bir jurnal üzerine, aralarında Abdülhalim Memduh ve Tokadizade Şekip’in de bulunduğu beş arkadaşı ile birlikte Bitlis’e sürgüne gönderildi. Yaklaşık sekiz aylık bir sürgün hayatından sonra İzmir’e döndü. Bir yandan Jön Türkler’le ilişkilerini sürdürürken, bir yandan da Türkçü Necip ve Mehmet Şeref ile birlikte İzmir’de “Sade Türkçe” hareketinin geliştirilmesine çaba gösterdi. 1902’de yine bir jurnal üzerine Şair Eşref ve Hafız İsmail ile birlikte yargılanmak üzere İstanbul’a götürüldü. Yaklaşık altı ay süren yargılama sonunda üç sene kalebentlik cezasına çarptırıldı. Cezasını çekmek üzere Adana’ya Piyas (Payas) kalesine gönderildi. Ancak Adana’da alıkonularak, kalebentliğe mahkûm edilmesine karşın, kendisine Adana Hapishanesi’nde kürek cezası çektirildi. Cezasını tamamlamasına çok az bir zaman kala, 22 Mayıs 1905’te ailesine gönderilen bir telgrafta kendisini bir kuyuya atarak intihar ettiği bildirildi. Gardiyanlar tarafından öldürüldüğü biçiminde bir rivayet de vardır.

Tevfik Nevzat’ın gazetelerde yayımlanan makaleleri bir araya getirilmemiştir. Şiirlerini 1890’da Aheng-i Şebap adıyla bir araya getirmiştir. Ayrıca Adolphe Belot’tan çevirdiği “Ziyapaş Kadın” adlı roman 1888-91 arasında Hizmet gazetesinde tefrika edilmiştir.

ESERLERİ02

Şiir:

  • Aheng-i Şebap, İzmir, 1890

KAYNAKÇA: : Z. Somar, Bir Adamın ve Bir Şehrin Tarihi: Tevfik Nevzad, İzmir, 1948; Hüseyin Avni (Ozan), İzmir Şairleri Antolojisi, İzmir, 1934, s. 150-157

Paylaş