HAYATI

Şair. 26 Şubat 1956 günü Tarsus’a bağlı Sanlıca köyünde dünyaya geldi. Bazı yapıtlarını Ammar İlkay imzası ile kaleme aldı. İlköğretimi doğduğu köyde, orta ve lise eğitimini ise Adana’da tamamladı. 1982’den itibaren Adana’da öğretmen olarak çalıştı. 1994’ten itibaren Eminönü ve Ümraniye Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü görevlerinde bulundu. 3 Kasım 2002 seçimlerinde Adana vekili olarak meclise girdi.  

Recep Garip’in ilk şiiri Âşık Ozan takma adıyla Bizim Anadolu gazetesinde (1974), daha sonra yazdıkları Alemara, Büyük Akın, Mavera, Yeni Sıla, Gerede’nin Sesi, İkindi Yazıları, Çınar, Milli Eğitim ve Yedi İklim dergileri ile Yeni Devir, Millî Gazete ve Zaman gazetelerinde yayımlandı. Büyük Doğu, Diriliş ve Edebiyat Dergisi çevresinde gelişen “Yenilikçi İslami Edebiyat” akımı içinde olduğunu belirtti. 

ESERLERİ

Şiir:  

  • Deprem Sesi Bir Sahil, Adana: Sıla, 1988 
  • Irmaklar Akar İçimden, İst.: Sıla, 1995 
  • Savaş Türküsü, İst.: Başak, 1996 
  • Mavi Gül, İst.: Beyan, 1998 
  • Bir Leyla Düşü, İst.: Timaş, 2000 
  • Mavi Türkü, İst.: Yeditepe, 2003 

Günlük:  

  • Bir İmza Serüveni, (Türkçe-Boşnakça) İst.: Furkan, 1997 

Deneme:  

  • Şehir ve Medeniyet, İst.: 2004 
  • Mehtapta Lisan, İst.: 2004 

Oyun:  

  • Gülün Adı Kırmızı, İst.: 2004 

ESER ÖRNEKLERİ

Gecede Ölüm Vardı 1 

şimdi bütün acılar bizim 
akan kanlar bizim kanımız 
bütün ölümler bizim 
yüreklerimiz Kaldıramaz bizim 
‘estağfirullah estafirullah 
Allah-u ekber Allah-u ekber 
koynunda saklar onu melekler 
bizlerden yanlız fatiha bekler’ 

gecenin üçünde sarsıldı arz 
arza yemin olsun geceye gündüze andolsun 
bizi doyurana bizi uyandırana andolsun 
uykudan kaldırana depremi durdurana hamdolsun 
gecenin üçünü üç gece sarsıldı arz 
arza tutunarak geceyi yorumladım 
gece bir beşik gibiydi 
bir selvi gibi sallanıyordu herşey 
binalar mallar ve çocuklar 
alıkoymasın bizi Allah yolundan 
denilmişti lakin biz yıkmıştık kutsal duvarları 
Allah ve resul buyruğunu yok etmiştik 
şah damarımızdan yakalamıştı bizi ölüm 
ve gecede ölüm vardı 
ölüm en çılgın haritasını çiziyordu 
yüreklerimizde deprem geziyordu 
dayanmıştık şimdi tövbe kapısına 
şimdi kırıktı gönülllerimiz 
büküktü boynumuz açımız büyüktü 

sen yüceydin yüceler yücesi sendin 
arzı sallayan sendin 
geceyi onaran sendin, sendin sen 
ilahi asumandan homurtular gönderme 
arzı bizim için itaatkar kıl 
bizi düzelt bizi bize bırakma Allahım 
ayetlerin okunur yer yerde 
ay güneş yıldız her şey senin ayetlerindendir 
mutlak senin ayetindir deprem 
şimdi martılar başıma üşüşüyor 
‘şimdi ardından gözyaşım boşalır 
şimdi öyle yanlızım ki 
budanmış ıssız ağaçlar gibi 
yüreğimde bir dere 
ırmaklar yetişir’ 
mutlak senin ayetindir deprem 
uyarır uyandırır titretir bizi 
ey insanlar ey kavmimiz 
zilzal bir suredir bize arştan 
bak ne buyuruyor bize yaradan 

… 

KAYNAKÇA: Işık, 259

Paylaş