HAYATI
23 Şubat 1955 günü Bursa’da dünyaya geldi. Rüzkan Hanım ile anayasa mahkemesi üyesi Nahit Saçlıoğlu’nun oğludur. Ankara Mimar Kemal İlkokulu’nu ve Ankara TED Kolejini bitirdi. Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu’ndan mezun oldu. 1980’de Ege Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde El Basmacılığı Bölümü’nde yüksek lisans eğitimini tamamladı. 1977-1981 yılları arasında TGSYO’da asistan ve 1984 yılından sonra Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde öğretim üyesi olarak görev yaptı. 1996’da kendi isteği ile emekliye ayrıldı. Ardından İstanbul Ticaret Fakültesi’nde Tekstil Bölümü başkanlığı görevini yürüttü. Bir süre Royal Academy of Gent (Belçika) ve Wollogong Üniversitesi’nde (Avustralya) konuk öğretim görevlisi olarak bulundu. Edebiyat ve tekstil ile ilgili yurt içi ve yurtdışında pek çok konferansa katıldı, bildiriler sundu.
Mehmet Zaman Saçlıoğlu’nun eserleri Yazko Edebiyat, Türk Dili, Broy, Gösteri, Düşün, Varlık, Milliyet Sanat, Atika, Cumhuriyet, Adam ve Öykü gibi pek çok dergi ve gazetede yer buldu. Öğretim Üyeleri Derneği, Türkiye Yazarlar Sendikası, PEN Yazarlar Derneği ve Edebiyatçılar Derneği üyesi olan Saçlıoğlu, 1993’de Yunus Nadi Yarışmasında toplam yedi öyküsünü içeren isimsiz dosyası ile Yayımlanmamış Öykü dalında en iyi öykü ödülünün (Vus’at O. Bener ile paylaştı), “Yaz Evi” adlı öykü kitabı ile 1994’te Sait Faik Öykü Ödülünün, “Topaç” adlı eseri ile Haldun Taner Öykü Ödülünün ve “General Uçtu” adlı romanı ile de 2014’te Yunus Nadi Roman Ödülü’nün sahibi oldu.
“Yer yer bir bilgelik sevgisi metni olarak almak da olası elbette öyküle-rini. Bilgece bir bakışın yansımadığı; hoşgörüyle, sevecenlikle, biraz da alaylamayla kuşatılmadığı savlanamaz çünkü bunların. Ötesinde öykünün penceresinden, çevremizi saran yaşamsal gerçekliğe nasıl bakabileceğimizi gösteriyor bize yazar. Yanı sıra nesnel gerçeklikle eğlenceli oyunlara nasıl girişilebileceğini de… Çünkü yaşamı, olup bitenleri, bizi kuşatmış dış dünyayı çok güzel alaya aldığı görülüyor yazarın. (…) Gerçekten de Saçlıoğlu, şaşırtan bir güzellik sunuyor öykülerinde, yalın söylenip yoğun kılınmış bir öyküleme tekniğiyle. Sonra bunları öykü olarak çıkarırken karşımıza, gizlerle içli dışlılığını da sürdürüyor. Beş Ada’dan sonra Rüzgâr Geri Getirirse’de yeniden giz-lerle kuşatıldığınızı ayrımsıyorsunuz. Işık, gölge, hareket vb. yazarının bu alandaki uzmanlığından gelen bir yetkinlikle öykülere gereç yapılmakla kalmıyor, birer kahramana dönüşerek kişileşiyor. (…) Sonuçta tümü de zekice kotarılmış, her okunuşta, okurunu hazlarla, tatlarla saracak öyküler bunlar… Saçlıoğlu, bütün öykülerinde, yaşamdan yola çıkarak, yani nesnelerden hareketle yapıyor soyutlamasını; önce kurguyu temele alıp bu doğrultuda yapay gereçler üretmeye, aramaya çabalamıyor hiçbir zaman. Yaşanmamışı katmıyor değil, ama yaşanabilirliği olmayanı öyküsüne buyur etmiyor kesinlikle. Soyutlayımdaki bu düzeyi onun, genç öykücüler için ders alınacak bir örnekleme olarak duruyor, benden söyle-mesi.” (M. Sadık Aslankara)
ESERLERİ
ŞİİR: Günden Önce (1985), Sarkaç (2002).
ÖYKÜ: Yaz Evi (1994), Beş Ada (1997), Rüzgâr Geri Getirirse (2002).
BİYOGRAFİ: Güneş Umuttan Şimdi Doğar: Türkân Saylan Kitabı (2004)