“Tanrım!
kesik bir kol gibi bıraktın beni
acımaz mı omuzun!” (Kenan Sarıalioğlu)
HAYATI
22 Kasım 1946 günü Trabzon’un Of ilçesinde dünyaya geldi. Of Merkez İlkokulu’nu ve Ankara Yenimahalle Lisesi’ni bitirdi. 1979’da İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü’nden mezun oldu. Karadeniz Teknik Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nde öğretim görevlisi olarak çalışmaya başladı. Sarıalioğlu, daha sonra sırası ile Güneş gazetesinde yurt haberleri şefi, Trabzon Belediyesi Kültür Müdürü, Trabzon İlk Kültür Müdürü ve Gümüşhane İl Kültür Müdürü olarak görev yaptı. Son görevinden kendi isteği ile emekliye ayrıldı.
Kenan Sarıalioğlu’nun ilk şiiri “Sarhoş ve Gece” 1972 yılında Yeditepe dergisinde çıktı. Yazarın daha sonra yapıtları Dergah, Kıyı, Nar, Edebiyatta Eleştiri, Güldiken, Bahçe, Cumhuriyet Kitap, Yeni Biçem ve İnsan dergilerinde yer aldı. Polonyalı bir Türkolog alan Elzbieta Szczygiet tarafından şiirleri hakkında araştırma yapıldı. Sarıalioğlu’nun bazı şiirlerini ise Gürcü edebiyatçı Varlam C. Nikolodze Gürcü diline çevirdi ve bu şiirler Gürcistan’da yayınlanan Çan gazetesinde yer buldu. “Gecekonduda Ölüm” şiirini müzisyen Ferhat Tunç besteledi ve seslendirdi.
Edebiyatçılar Derneği ve Türkiye Yazarlar Sendikası üyesi olan Kenan Sarıalioğlu, sanatta ödüle karşı olması sebebi ile edebiyat yaşamı boyunca hiç bir yarışmaya katılmadı.
“Kenan Sarıalioğlu’nun altmışlı yıllardan bugüne dek yazdığı bu ilginç şiirler, çevremizde az rastlanır bir açıyı yazın dünyamıza getiriyor. Ozan kendine özgü bir şiir dünyası yaratmış. Doğaya, sevgiye, öbür insansal duygulara metaziksel bir nitelik vermiş. Şiirlerinin hemen tümü okuyanı düşünmeye yöneltiyor. Kusursuz bir dil, olgunlaşmış biçim anlayışı bütün şiirlerinde dikkati çekiyor.” (Cahit Külebi)
ESERLERİ
ŞİİR: Metazik ve Gülümseme (1994), Ayna Rubaileri (1995), Kara Zaman Şiirleri (2006), İçdeniz (Fransızcaya çev. Ali Osman Durmuş, 2006), Fosil ve Toz (resimleyen: Hakan Sümer, 2006), Uçurum Canbazı (Toplu Şiirler, 2006).
DENEME: Issız İnsan Ormanında (1999), Materyalizm ve Ahlâk – Betimsel Bir Etik Denemesi (1999).
ÇEVİRİ: Bir Çöl Rüzgârı Ömrümüz (Ömer Hayyam’dan, 1995), Sabahın Gizeminden Doğanlar (Nietzsche’den, 1998), Doğmuş Olmanın Sakıncası (Cioran’dan, 1998), Ateş ve İpek (Sâdi’den, 1999), Hiçkimse ve Dolunay (Mevlâna’dan, 1999), Doğmuş Olmanın Sakıncası Üzerine (Cioran’dan, 2001), Varolma Eğilimi (Cioran’dan, 2002), Soğuk Kül (Chamfot’dan, 2003), Can Yücedir Göklerden (Mevlâna’dan, 2004), Kahraman Sokrates Nietzsche (M. Guérin’den, 2005), Gün Doğmadan (J. Derrida’dan, 2005), Aşk ve Güzellik (Şeyh Galip’ten, 2005), Bir Hoş Seda (Bâki’den, 2005), Ya Hazreti Hak Ya Hazreti Aşk (Nesimî’den, 2005), Gülistan (Sadî’den, 2005), Sıcak Gözyaşları (J. Prévert’den, 2005), İnsan: Çoğul ve Tekbaşına (Nietzsche’den, 2006), Müslüman Meryem (M. Dousse’ten, 2006), Gün Doğmadan (J. Derrida’dan, 2006), Kahraman Sokrates: Nietzsche (M. Guérin’den, 2006).
DERLEME: Tebessüm, Sırıtma ve Ötesi: Cioran (2005), Mutlu ve Muzdarip: Nietzsche (2005), Nietzsche (2006)
SÖZLÜK: Varoluşçuluk Temel Kavramlar (2005).
UYARLAMA: Hiçkimse ve Dolunay (Mevlâna’dan, 1999), Ateş ve İpek (Sâdi’den, 1999), Gülışığı (Hafız’dan, 2000), Yüzünde Işır İki Cihan (Hafız’dan, 2003), Uykusuz Aştık Geceyi (Sâdi’den, 2003), Gülistan (Sâdi’den, 2005), Can Yücedir Göklerden (Mevlâna’dan, 2005), Aşk ve Güzellik (Şeyh Galip’ten, 2006)