HAYATI
Şair. 30 Ağustos 1948 günü Trabzon’a bağlı Sürmene’de dünyaya geldi. lu. İlk ve orta öğrenimini Trabzon ve Kilis’te tamamladı; 1971’de İÜEF Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü bitirdikten sonra edebiyat öğretmenliği yaptı; 1994’ten beri Kocaeli Üniversitesi’nde görev yaptı. Kurucusu olduğu Kocaeli Üniversitesi Şiir Okulu’nun yayın organı Gökyüzü dergisinin (1996-2005) yayın yönetmenliğini üstlendi. Edebiyatçılar Derneği üyesi. Kocaeli’de yaşıyor; evli, iki çocuk babası. İlk şiiri (“Aydınlık”) 1964’te Hududeli gazetesinde (Kilis) çıktı. Şiir ve yazılarını Türk Dili, Damar, Kıyı, Güney, Karşı, Düşlem ve Yaşasın Edebiyat dergilerinde yayımladı. Toplumcu gerçekçi bir şair olarak tanındı.
ÖDÜLLERİ
- “Gökyüzünü Yitiren Kuş” ile 1992 Hümanist Enternasyonal Şiir Onursal Ödülü (İsveç)
- Yaşam Avuçlarımızda Sonsuz Veren Gül ile 2004 Ş. Avni Ölez Şiir Emeği Ödülü.
ESERLERİ
Şiir:
- Üçüncü Mevki Duygular, İst.: Ana, 1969
- Yarınsız Sayfaları Yırtıyorum, Gemlik: Ana, 1975
- Arayış Yol Arıyor, İst.: Ana, 1990
- Gökyüzünü Yitiren Kuş, İst.: Kurtiş Mtb., 1994
- Yitik Kıpırtı, Ank.: Suteni, 1996
- Yaşam Avuçlarımızda Sonsuz Veren Gül, Ank.: Pervaz, 2003.
ESER ÖRNEKLERİ
Birahanede Koşan Atlar
-sarıkamışlı recep bakırköy’de yatıyor şimdi
ne bu şiirin yazıldığını biliyor
ne de kendisine adandığını-
birkaç numarası silik piyangodur masasında
umudun en pembe noktası yarış bültenleri
düşlerini emzirirken dördüncü birasıyla
hipodromdan daha hızlı koşuyor
ekranda atlar
hem taburesinde cokey
hem de uçan halısına pist arıyor
-ey hayat onar insanı
yarım dua oluyor dilinde yinelenen
cinnetini erteliyor üç numaralı tay
O Yitik Kıpırtı
boşun ve unutuşun içinde
o yitik
o çoğul kıpırtıya adıyorum kendimi
aynı ses aynı yol aynı ses aynı yol
raylara tutsak bir vagon gibisiniz
tahta atlarından çıkamayan
– oysa ne umutlarla girmiştik içlerine
yosun yüzlü bir malzemesiniz biraz da
kırılıp kırılıp düşüyor sözcüklerim
tadılmadık anlamlara dönüşüyorlar
yokun içini dolduruyorum
dikenlerine tutunarak güllerin
kendini yeniden var ediyor her şey
Geç Kalan Çağrı
önce kuşatıldık
olağan denizinde sıradan olduk sonra
ne gölgen kalıyor ne sen
gölgeni kuşanıyorsun da
anlaşılan kolayı yer edindin
yer edindin bozgunu
zamanla çürüyor deniz
bataklığa dönüşüyor su
kuş kanatlarında özgürlük türküleri
gökyüzünü çiçekliyor sevdam
olağan dışı bir yol bulunabilir belki
zembereğini kendi kuran
çağrım darağacında seni de yuttu bataklık
belli ki unuttuk karşı koymaları
geç kalan her düşünce
daha erken büyütür çocukları
KAYNAKÇA: Işık, 589; “35. Sanat Yılında Şair İhsan Topçu”, Kıyı, Ağustos 1998.