HAYATI

XV. yüzyıl aşıklarından. Doğduğu tarih tam olarak bilinmeyen İbrahim Tennuri’nin Amasya’da dünyaya geldiği biliniyor. 1482’de Kayseri’de yaşama veda etti. Konya’da Mevlana Sarı Yakup’tan ders alıp öğrenimini tamamladıktan sonra bir müderrislik yaptı. Akşemsettin’e bağlanarak ondan feyz alan İbrahim Tennuri, şeyhinin vefatından sonra bayramiye-i şemsiyye kolunun ilk temsilcisi oldu.

Mecmualarda Aşık mahlası ile yazdığı Yunus Emre tarzı şiirlerine rastlanan İbrahim Tennuri, şiirlerinde bayramiliğe dayanan tasavvufi inançlarını yansıttı. Mesnevisinden:

“Veli gözgünün ardından bakanlar

Göremedi ve gözsüz kaldı anlar

Çü bulmadı olar şah-ı cihanı

Dilinde kaldı gözgünün nişanı”

ESERLERİ

Gülzar-ı Manevi adlı mesnevisi basılmadı.

ESER ÖRNEKLERİ

I

İy dil neye neye yanmasın pervanece yok mısın?

Vir aklunı yağmaya divanece yok mısın?

*

Hem hane-i ışkundan iş mest ola sen ayık

Nuş eylemez misin mestane yok mısın?

*

Tasvirini kalbünde nakş eyleyemez misin?

Nakkaşa ulaşmadun büthanece yok mısın?

*

Öldürsen a nefsüni sen zinde iken aşık

Defn eylemez misin kürhanece yok mısın?

II

Hak bir gönül virdi bana

Ha dimeden hayran olur

Bir dem gelür şadi bulur

Bir dem gelür giryan olur

*

Hiç nesneyi bilmez olur

Bir dem cehaletle kalur

Bir dem dalar hikmetlere

Calinus ü Lokman olur

*

Bir dem gelür söyleyemez

Biz sözi şerh eyleyemez

Bir dem dilünden dürr döker

Dertlülere derman olur

*

Bir dem div ü bir dem peri

Viraneler olmuş yeri

Bir dem uçar Belkıs ile

Taht ıssı Süleyman olur

*

Bir dem çıkar ars üstine

Bir dem iner tahte’s sera

Bir dem sanasın katredür

Bir dem taşar umman olur

*

Bir dem geyikdür mişede

Bir dem balıkdurur suda

Bir dem gelür arslan gibi

Alemlere sultan olur

*

Bir dem gelür olmış geda

Hak zikrini yavı kılur

Bir dem gelür kim yoldaşı

Hem zühd ü hem iman olur

*

Didüm gönül bu ne işe

Düşdüm bu bitmez teşvişe

Eydür beni suçlamanuz

Bu iş bana Hak’dan olur

*

Bir dem günahın fikri der

Dosdoğru tamuya gider

Bir dem görür Hak rahmetin

Uçmaklara Rıdvan olur

*

Anda ki Hak düzdi işi

Görmiş idüm ben bu düşi

Anda ayan olan hüküm

Bunda kaçan pinhan olur

*

Bir dem sanasın zerredür

Hiç bilmeyesin kim nedür

Bir dem Çalab ışku ile

Güneş gibi taban olur

*

Aşık bu gönül haline

İremedün ahvaline

Bu ma’niye ol ire kim

Akil ana kurban olur

*

Bir dem girer mescitlere

Yüzin sürer anda yere

Bir dem varur deyre girer

İncil okur ruhban olur

*

Nice biline bu gönül

Kim padişahlara ana kul

Aleme boyun virmeyen

Işk işine ferman olur

*

Bir dem gelür Musa olur

Yüz bin münacatlar kılur

Bir dem girer kibr evine

Fir’avn ile Haman olur

*

Bir dem döner Cebrail’e

Rahmet saçar her mahlife

Bir dem döner İblis’leyin

Bu halk ile düşman olur

*

Bir dem gelür İsa olur

Ölmüşleri diri kılur

Bir dem gelür gümrahleyün

Yolunda sergerdan olur

*

Bir dem Cüneyd ü Şibli’dür

Hem Bayezid u Kerhi’dür

Bir dem gelir Mansur’leyin

Boğazına urgan olur

KAYNAKÇA: Bursalı Mehmed Tahir (1333). Osmanlı Müellifleri. C.1, İstanbul: Matbaa-i Âmire, s. 49, Büyük Türk Klasikleri C. 3 (1986). İstanbul: Ötüken-Söğüt Neşriyat, s. 42-44.

Paylaş