HAYATI
Roman ve öykü yazarı. 28 Ekim 1960 günü İstanbul’da dünyaya geldi. Tam adı Rüştü Cumhur Orancı. Feriha Hanım ile memur Aziz Azmi Orancı’nın oğlu. Davutpaşa Lisesi’ni orta ikinci sınıfta terk etti. 1978-93 yıllarında bir Alman denizcilik şirketinde gemi telsiz operatörü olarak çalıştı; dünyayı dolaştı. Bir süre 2000’e Doğru dergisinin dış haberler şefliğini yaptı. 1998’de Dodo Yayınları’nı kurdu; editörlüğünü yaptığı üç kitap müstehcen olduğu gerekçesiyle toplatıldı; yargılama sürüyor. TYS üyesi. İstanbul’da yaşıyor. İlk öyküsü (“Venseramos!”)1985’te Gökyüzü dergisinde çıktı. Fantastik gerçekçi bir yazar olarak değerlendirildi.
ESERLERİ
Roman:
- Butterfly’ın İntihar Seferi, İst.: Telos, 1991
- Saydam, İst.: Telos, 1996
Öykü:
- Domingo Garcia’dan Geriye Kalan Öykü, İst.: Telos, 1995.
ESER ÖRNEKLERİ
ACI DÜŞLER BULVARI’NDAN
Galata Köprüsü’ne baktı. “Bu güzel köprüyü onaracaklarına neden böyle çirkin bir kopyasını yaptılar ki?” dedi. “Kadın gülümsedi. Dizlerini birleştirdi. “Dünya ekonomisi böyle gerektirdiği için” dedi. “Bizim gibi Üçüncü Dünya ülkelerinin gereksiz yatırımlar yapması gerekiyor.”
…
Farkında mısın bilmiyorum ama ne zaman Aykut’un cinayetini aydınlatacak bir şey ortaya çıksa. Aydınlatma ihtimali çok zayıf bile olsa sen çok sert tepki gösteriyorsun. Hani seni tanımasam cinayeti sen mi işledin diye şüphelenirdim.
…
Bir gün Edward Hopper’ın eserleri sergilenmişti. Nighthawks tablosunu görünce kendimi kapalı bir yere kilitlenmiş gibi hissettim. Aslında o günden beri ben kendimi sanatın içinde bir sığınmacı olarak görüyorum diyebilirim.
…
“Senin pastırmalı kuru fasulye yiyeceğini bilseydim, ille de Boğaz’da bir yere gidelim demezdim, börekçiye falan giderdik.” Kadın ağzı yemekle dolu bir halde, “N’apalım hayatım biz sonradan zengin olduk. O menüdeki saçma sapan isimli yemek!erin hiçbiri bana zevk vermiyor” dedi.
…
İnsanoğlu ne kadar nankör değil mi? Adam üstünde kadın geceliğiyle öldürüldü diye cenazesine kimse gelmedi. Biliyor musun Cemil Beyler vardı ya, hani Aykut’un eski patronu. Sonra Aykut babamın şirketinin başına geçti, o sırada Cemil Bey borç içindeydi, gitti eski patronunun borçlarını ödedi. Cami avlusunda Aykut’un başına geleni öğrenince oğlunu alıp kimseye belli etmeden oradan kaçıp gitmiş…
KAYNAKÇA: TBE Ansiklopedisi (c. 2, 2001), İhsan Işık / Resimli ve Metin Örnekli Türkiye Edebiyatçılar ve Kültür Adamları Ansiklopedisi (2. bas., 2009).