HAYATI

7 Aralık 1919’da İstanbul’da dünyaya geldi. 17 Mart 1978’de Ankara’da hayatını kaybetti. Eğitimci ve siyaset adamı Nafi Atuf Kansu ile Ayşe Müfdale Hanım’ın oğludur. Antropolog Şevket Aziz Kansu amcası, eğitimci İsmail Hakkı Tanguç eniştesi ve gazeteci-yazar Işık Kansu oğludur. Küçük yaşta annesini kaybettikten sonra, Milli Mücadele’ye katılan babası ile birlikte Ankara’ya gitti. İlköğrenimini Necatibey İlkokulu’nda yaptı. Ortaöğrenimine İstanbul İstiklal ve Ankara Gazi liselerinde devam etti. İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden 1944 yılında mezun oldu. Ankara Numune Hastanesi Çocuk Kliniği bölümünde ihtisas yaptıktan sonra, Turhal Şeker Fabrikası Hastanesi’nde uzun yıllar hekim olarak görev yaptı (1948-1959), ayrıca bu hastanenin çocuk kliniğini kurdu. Türkiye Şeker Fabrikaları AŞ’ye sağlık müfettişi olarak atanarak 1959 yılında tekrar Ankara’ya gitti. Etimesgut Şeker Fabrikası’nda görev yaparken hayatını kaybetti. Türk Dil Kurumu’nda çeşitli görevler alan Ceyhun Atuf Kansu’nu kabri Ankara’dadır.

Şiir yazmaya 1937 yılında lise dönemindeyken okul dergisi Filiz’de başladı. Daha sonra Gençlik, İnkılapçı Gençlik, Yücel, Ülkü, Millet, İstanbul, Varlık, Yön, Ataç, Papirüs, Türk Dili, Ilgaz ve Yansıma gibi dergilerde şiir ve yazılar yayımladı. Cumhuriyet’in kuruluş yıllarında dönemin önde gelen eğitimci, yazar ve siyaset adamları arasında yetişmesi, düşünce ve şiir dünyasının oluşumunu büyük ölçüde etkiledi. Başlangıçta halk şiiri geleneklerine bağlı olarak ürünler veren Ceyhun Atuf Kansu daha sonra “yeni şiir” görüşünü benimseyerek 1940 kuşağının toplumcu şairlerine katıldı. Halkın yaşama savaşını ve sevincini iyimser bir dille yansıtan şiirlerinin altyapısını Atatürkçü düşünce oluşturur. Makale, deneme ve öykü türlerinde de ürünler veren Ceyhan Atuf Kansu’nun adına 1987’den bu yana şiir ödülü verilmektedir.

Ceyhun Atuf Kansu, “Köy Öğretmenine Mektuplar” ile 1965 Türk Dili Kurumu Deneme Ödülü, “Bağımsızlık Günü” ile 1966 Yeditepe Şiir Ödülü, “Sakarya Meydan Savaşı” ile 1970 Behçet Kemal Çağlar Ödülü’nü almıştır.

Vecihi Timuroğlu, Ceyhun Atuf Kansu hakkında: “1951’den sonra, şiirine yeni boyutlar kazandırdı. Bir Kasabadan Resimler’le yeni bir edebi bölge aradığını görüyoruz. Bir kasabayı doğasıyla, insan ilişkileriyle, yaşayışıyla, sorunları ve serüvenleriyle anlatmaya çalışır. İçinde her zaman bir Andersen Masalı yaşatarak yazmıştır şiirlerini” değerlendirmesini yapmıştır. Hüseyin Atabaş ise Kansu için “Ceyhun Atuf Kansu’yu okuyan biz insanlar, ağaçtaki kuş, topraktaki karınca ve çiçek, sudaki balık; onun söylediklerinde kendimizi buluruz. O her zaman bilinçlidir, somut anlamları vardır her eyleminin, her davranışı sağlam bir düşünceye dayanır. Onunla biz bir bütünün parçalarıyız, bütün bir doğanın ve doğallığın…” sözlerini sarf etmiştir.

ESERLERİ

Şiir:

  • Bir Çocuk Bahçesinde, Ank.: Recep Ulusoğlu B., 1941
  • Bağbozumu Sofrası, Ank.: Ülkü, 1944
  • Çocuklar Gemisi, Ank.: Koşal B., 1946
  • Yanık Hava, İst.: Varlık, 1951
  • Haziran Defteri, İst.: Varlık, 1955
  • Yurdumdan, İst.: Varlık, 1960
  • Bağımsızlık Gülü, Ank.: Toplum, 1965
  • Sakarya Meydan Savaşı, Ank.: Bilgi, 1970
  • Buğday Kadın Gül ve Gökyüzü, İst., 1970
  • Tüm Şiirleri, (ölümünden sonra Vecihi Timuroğlu tarafından hazırlandı) Ank.: Türkiye İş Bankası, 2 c., 1978

Makale-Deneme:

  • Devrimcinin Takvimi, Ank.: Dernek, 1962
  • Ya Bağımsızlık Ya Ölüm, İst.: Varlık, 1964
  • Tonguç’un Kitapları, Ank.: Toplum, 1964
  • Köy Öğretmenine Mektuplar, 1965
  • Anayasa ve Yasalar, 1965
  • Atatürkçü Olmak, İst.: Varlık, 1966
  • Atatürk ve Kurtuluş Savaşı, (radyo konuşmaları) İst.: Varlık, 1969
  • Balım Kız Dalım Oğul, (yurt yazıları) Ank.: TDK, 1971
  • Halk Önderi Atatürk, Ank.: TDK, 1972
  • Cumhuriyet Bayrağı Altında: Yaşamöykümde Devrim, İst.: Varlık, 1973
  • Cumhuriyet Ağacı, Ank.: TDK, 1973
  • Dram Kaynağı Olarak Söylev, Ank.: Türk Tarih Kurumu B., 1980

Öykü:

  • Sevgi Elması, (“Tahir ile Zühre” öyküsünün yeniden yazımı) Ank.: TDK, 1972

Çocuk Kitabı:

  • Sihirli Değnek, (oyun) 1941
  • Üvey Ana, (resimli öykü) Ank.: MEB, 1964
  • İyi İnsan Mehmet Ali, Ank.: MEB, 1966

Bunların dışında, kitaplarına girmemiş yazı ve şiirleri Muzaffer Uyguner tarafından yayımlanmıştır: Güneş Salkımı, Ank.: Bilgi, 1991; Bir Kasabadan Resimler, Ank.: Bilgi, 1991; Halk Albümü, Ank.: Bilgi, 1993; Söylevi Okurken, Ank.: Bilgi, 1996

ESER ÖRNEKLERİ

KIZAMIK AĞIDI


Ben gördüm bu köyü, damlarının altında,
Çocukları kızamık döküyor
Gözleri, göğüsleri yüzleri, ah bırakılmış tarla
Gelincikler arasından öyle masum bakıyor

Habersiz hepsi, kızamıktan ve ölümden
Kirli yüzlerinde açan ölümden habersiz
Ve düşmüş bir gül oluyorlar birden,
Bebekler ölüveriyor, ölümden habersiz

Alilerin kızı Emine’yi gördüm,
Öldü… Yusufların Kadir öldü, emmisinin Durdu öldü
İkindiye doğru evlerine vardım
Gördüm Döne öldü, Ali öldü, Dudu öldü…

Bir bir saydım, yirmi üç çocuk
Ah, güllü Gülizar öldü
Gördü kış güneşi, gamlı ve dönük
Daldı oğlanlar, çiçekti kızlar, öldü

Gamlı türkümle tepeden aşağı bıraktım,
Bıraktım kendimi düşesiye ölesiye
Bu acıdan sonra nasıl doğacaktım
Nasıl dönecektim aynı köye?

KAYNAKÇA: Nebioğlu, 374; Necatigil, İsimler, 186-187; B. S. Ediboğlu, Bizim Kuşak ve Ötekiler, İst., 1968, s. 215-219; V. B. Kurdoğlu, Şâir Tabibler, İst., 1967, s. 515-517; Özkırımlı, TEA, III, 716-717; Kurdakul, Sözlük, 349; Karaalioğu, 299-300; Kurdakul, Cumhuriyet, 251-256; “Kansu, Ceyhun Atıf”, TDEA, V, 147

Paylaş