HAYATI
Şair. 1914 yılında Bursa’da dünyaya geldi. 7 Eylül 1974 günü İstanbul’da hayatını kaybetti. Mehmet Celal ve M. Celal Silay imzalarını, Ahmet Selami Sel takma adını da kullandı. Fahriye Hanım ile öğretmen Ahmet Hamdi Bey’in oğludur. Bursa Işıklar Askeri Lisesi’nde ve İstanbul Hayriye ve İstiklal liselerinde öğrenim gördü. Bir süre İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü’ne devam etti. Vatan, Tasvir-i Efkar, Her Hafta, Her gün ve Ticaret Postası gazetelerinde çalıştı. Yeni Memleket gazetesinin yazı işleri müdürlüğü, Yeni Gazete ve Her Gün gazetelerinde Ahmet Selami Sel takma adı ile köşe yazarlığı yaptı. İşte, Doğu ve Batı, Esi ile Yeni İnsan dergilerini çıkardı ve yönetti. 1949-1950 yılları arasından Fransa’da kalan Celal Sılay, Türk Edebiyatçılar Birliği üyesiydi.
Celal Sılay, İnkılapçı Gençlik, Yücel, İşte, Doğu ve Batı, Esi, Yeni İnsan dergilerinde yayımlanan eserleri ile adından söz ettirdi. İlk dönemde düşünce yanı ağır basan şiirler kaleme aldı. Özellikle Merhamet Şiirleri’nde savaşın neden olduğu acı, yıkım ve öfkeyi, sarsıcı buluşlar ve etkileyici bir dil ile vermeye çalıştı. Şiirlerinde ev, sokak, eşya sınırları içinde kendini hapsolmuş gibi hissederek kendisiyle hesaplaşmaya girdiği ve yer yer bu sorgulamadan bezerek metafizik bir dünyaya sığındığı görülür. Daha sonra ise söyleyiş ve biçime de önem vererek etkili imgeler ile bezeli bir şiir dünyası geliştirdi. Behçet Necatigil’in deyimiyle “son on yılında şiirin tek başına ayakta tutma çabası da bir karakter ve belirtisidir.”
Belirli bir akım ve topluluk içinde yer almadığı için yeterince değerlendirilmediği ve şiirinin hak ettiği ilgiyi göremediği görüşü egemendir. Vedat Günyol’a göre “Celal Sılay gerçek ötesine gitmeden, gerçeğin içinde bir başka gerçek arayan, her gün göre göre görmez olduğumuz, alışa alışa bilincimizden öte kalan nesneleri, yeniden ve ilk görenin hayretiyle göstermek isteyen bir ozan”.
Ahmet Kabaklı’ya göre de Celal Sılay “Şiire, heceyle başlamış ve bu yolda çok şiir yazmış olan Celâl Sılay, sonradan bütün yeni akımlara katılmıştır. Başlangıçtan beri felsefî şiire yatkın görünen Sılay’ın düşünceleri gittikçe olgunlaşmıştır. Kâinatta, toplumda, hayatta ve kadında tezatlar (çelişmeler) yakalayarak bunları nükteli mısralar hâlinde yazmayı sev miştir. Çok şiirinde, üst düzeyde ve düşünceye dayalı nükteler (espri) bulunan Sılay şiirinde felsefî ürperişler bulunan nadir şairlerimizdendir.”
ESERLERİ
Şiir:
- Çöl Yolcuları, (Mehmet Celâl imzasıyla) İst.: Keteon Mtb., 1934
- Dört Kapı, (Mehmet Celâl imzasıyla) İst.: Millî Mecmua Mtb., 1934
- Lâcivert Işıklar, (M. Celâl Silây imzasıyla) Bursa: Bizim B., 1934
- Ebedî Renkler, (M. Celâl Silây imzasıyla) Bursa: Yeni B., 1936
- 1937 (yb Hüsran Filizleri adıyla [M. Celâl Silây imzasıyla] Bursa: Emek B., 1937)
- Merhamet Şiirleri 1939-1943, İst.: Yeni Türkiye B., 1943
- Acaba, (Hüsran Filizleri ile birlikte) İst.: Ülkü Kitap Yurdu, 1945
- Sonra?, Bursa: Yeni B., 1946 (“Cevab” ve “Dünya’ya” adlı bölümler çıkarılarak yb İst.: Yeni İnsan, 1966)
- Boşlukta Duran Taş, İst.: Ülkü Mtb., 1948
- Zaman ile Yarış, İst.: Orhan Mete ve Ortağı Mtb., 1956 (yb Süre’yle Yarış, İst.: Yeni İnsan, 1967)
- Adamca, İst.: Türkiye Ticaret Postası Mtb., 1959
- Doğa, İst.: Yeni İnsan, 1965; Aşk Dialektiği, İst.: Yeni İnsan, 1967
- Şimdi Geldin – Şimdi Gittin, İst.: Yeni İnsan, 1968
- Küpe Destanı, İst.: Yeni İnsan, 1968
- İlişki Deyimleri, İst.: Yeni İnsan, 1969
- Karşın, İst.: Yeni İnsan, 1971
- Hüsran Filizleri, (bütün şiirleri) İst.: YKY, 2001
Deneme:
- Değinmeler, İst.: Yeni İnsan, 1966
- Kişi-Birey, İst.: Yeni İnsan, 1967
- Yorum, İst.: Yeni İnsan, 1968
- Söz-Eylem, İst.: Yeni İnsan, 1969
- Üçüncü Dönem, İst.: Yeni İnsan, 1971
Öykü:
- Zorunlu Somut, İst.: Yeni İnsan, 1969
ESER ÖRNEKLERİ
CELAL SILAY ŞİİRLERİ
BAŞIM
…
Gafleti resmediyor sırıttıkça başım
İyi temennilerle bakıyor şuna buna
Eminim selamlamak için aramaktadır
Seyircileri içinde bir aşina
Tutup saçlarından bu sırıtkan başı
Kaldırımlar üstünde gezdireceğim
Boyun eğmiştir, ümit etmiştir… diye
Bu zelil başı teşhir edeceğim
HAZİRAN ŞİİRİ
…
Eteklerin moda yelkenlerinde
Elin omzumda sıcak
Belin kolumda ince
Gözün gözümde ürkek
Işık gölge bir oyun
Çiçek yaprak allı morlu
Haziran üstümüzde dal dal
Saçların yüzünde tek tek
Bir kuş bir kanat tenimizde
Bir rüzgar bir serinlik içimizde
Bir gök bir deniz mavi mavi
Şarkı bahçe düğün dernek
İstanbul bin dokuz yüz elli beşinde
Etek yelken bir cümbüş
Yanak yanağa sürtünmüş
Elin omzumda sıcak
Belin kolumda ince
Dilim kulağında titrek
KAYNAKÇA: Nebioğlu, 556; Necatigil, İsimler, 330; B. N. Şehsuvaroğlu, “Celal Sılay’sız Dünya”, Hisar, S. 131 (Kasım 1974); Karaalioğlu, 495-496; V. Günyol, Çalakalem, İst., 1977; Özkırımlı, TEA, IV, 1037-1038; Kurdakul, Sözlük, 544-545; Kurdakul, Cumhuriyet, III, 170-173; M. Kutlu, “Sılay, Celal”, TDEA, VIII, 5.