HAYATI

1885 yılında Manastır’da dünyaya geldi. 7 Kasım 1958 günü Ankara’da hayatını kaybetti. Asıl adı Hüseyin Avni olan yazar, dönemin tanınmış isimlerinden olan Hüseyin Avni Paşa ile karıştırılmamak için önce Enis Avni, daha sonra Aka Gündüz adını kullandı. Kimi eserlerinde Ali Kemal, Muallim, Avni, Doğan, Seniha Hikmet, Serkenkebin Efendi ve Enis Saffet imzaları ile görüldü. ilköğrenimini Serez ve Selanik’te tamamladı. İstanbul Kuleli Askeri Lisesi’nden mezun olduktan sonra bir süre Harp Okulu’nda eğitim gördü. Bu okuldaki öğrenimini sağlık sorunları nedeni ile yarıda bırakmak zorunda kaldı. Ardından Paris’e gitti ve iki buçuk yıl hukuk ve güzel sanatlar eğitimi gördü. 1909’da 31 Mart Olayı sırasında Hareket Ordusu’na katılarak İstanbul’a geldi. Burada gazeteciliğe başladı. Dönemin önemli gazetelerinden olan Tanin’de ulusal duyguları ağır basan yazılar kaleme aldı. Mütareke döneminde önce Malta’ya sürüldü. Ardından Ankara’ya geçerek Milli Mücadele’ye katıldı. 1932-1946 yılları arasında Ankara Milletvekili olarak mecliste bulundu.

Milli Edebiyat akımı içinde yer alan Aka Gündüz’ün yazın hayatı 1901’de Mecmua-yı Edebiye’de yayımlanan bir şiiri ile başladı. Daha sonra eserleri sırasıyla Malumat, Sabah, Server, İzmir ve Selanik gibi dergi ve gazetelerde yayımlandı. Önceleri aruz vezninde şiirler yazarken daha sonraları Ömer Seyfettin ile kurduğu yakın dostluğun da etkisiyle hece vezni ile ve daha sade bir dil kullandığı eserler kaleme aldı.

Son dönemde daha çok roman ve öykü türünde yapıtlar veren Aka Gündüz, yetmişe yakın kitap yayımladı. Popüler tarzda kaleme aldığı roman ve öyküleri ile adından söz ettirdi. Eserlerinde zayıf ruhlu, akıllı, ciddi kadın ve erkekleri, saf ve masum bir hayat yaşarken yoldan çıkarılan genç kızları, muzır maddelerin tesiri ile hayatları perişan olanları ve büyük inkılaplar için çalışan kahramanları konu aldı.

Romanlarından bazıları sinemaya uyarlandı. Bu yapıtları “İki Süngü Arasında” (Ş. Kamil, 1952; Ü. Erakalın, 1973), “Bir Şoförün Gizli Defteri” (A. Yılmaz, 1958; R. Jöntürk, 1967), “Üç Kızın Hikayesi” (O. Elmas, 1959), “Dikmen Yıldızı” (A. Tengiz, 1962), “Üvey Ana” (Ü. Erakalın, 1967 ve 1971) ile bir eserinden uyarlama “Allah Kerim” adıyla 1950, S. Evin) filme alındı.

Aka Gündüz‘ün romanlarının sayısı çok olduğuna göre, muhakkak ki roman sanatında kemiyet keyyeti aşacaktır. Zaten kendisi de edebiyatta mükemmelin peşinde değildir. Fakat halk tarafından çok okunmuş ve sevilmiş bir yazardır… Aka Gündüz‘ün romanları için tezli romanlardır diyebiliriz. Onun okuyucuya vereceği mesaj vardır. “Aka Gündüz‘ün sayısı oldukça fazla olan romanlarından pek çok da kahramanı olacağı tabiîdir. Yalnız roman kahramanlarının isim bolluğu na bakarak, onların kişilik bakımından zengin bir görünüşü olduğunu sanmak doğru değildir. Pek çok kahraman, başka başka romanlarda, farklı isim, çehre ve kılıkta yeniden karşımıza çıkar. Bu kahramanlar arasında ilk sırayı çeşitli sebeplerle düşmüş veya düşürülmüş kadınlar alır. Bundan başka, Millî Mücadele’yi yapan her kategoriden insanlar, inkılâpçılar, dejenere sosyete mensupları, ‘eski Osmanlı artıkları’, köylüler, hayatlarını batıl itikatların yönettiği halk, mürebbiyeler, hay dutlar, uyuşturucu kullananlar, viranelerde yaşa yanlar, bir de Atatürk gibi, İnönü gibi devlet adamları, yahut Reşat Nuri, Yakup Kadri gibi ya zarlar vardır. Aka Gündüz, yarattığı bu çeşitli sınıflara mensup kahramanlar ile, büyük bir sosyal değişme geçiren Türk cemiyetinin panoramasını çizmek istemiştir. “Aka Gündüz‘ün kahramanlarına bakış tarzı genellikle sübjektiftir. Bazı romanları birinci şahıs zamiri ile yazılmıştır. Bu durumda yazar, okuyucu ile kahramanın arasına girmeden, tezini daha sa mimi olarak savunmaktadır. “Aka Gündüz‘ün romanlarında sosyal zaman önemlidir. Kahramanlardan çoğu fırtınalı bir geçiş devrinde yani imparatorluktan millî devlete geçiş devrinde yaşarlar. Eserlerindeki kötü kahramanlar, genellikle eski cemiyetin kötü hasleti ile dolu insanlardır. Cemiyetin çürümüş taraflarıdır”… (Sema Uğurcan)

ESERLERİ

ŞİİR: Bozgun (1918), Çocuk Kitabı (1928), Türk Duygusu (1941).

ROMAN: Bu Toprağın Kızları (1927), Dikmen Yıldızı (1928), Odun Kokusu (1928), Tang-Tango (1928), Bir Şoförün Gizli Defteri (1928), İki Süngü Arasında (1929), Çapkın Kız (1930), Yaldız (1930), Ben Öldürmedim! Kokain (1931), Aysel (1933), Üvey Ana (1933), Aşkın Temizi (1937), Zekeriya Sofrası (1938), Mezar Kazıcılar (1939), Giderayak (1939), Yayla Kızı (1940), Bebek (1941), Hicran (1942), Çapraz Delikanlı (1944), Sansaros, Karadenizli Sansar Osman (1945), Eğer Aşk (1946), Bir Kızın Masalı (1954).

HİKÂYE: Türkün Kitabı (1911), Türk Kalbi (1913), Muhterem Katil (1914), Katırcıoğlu (1913),Avcı Sultan Mehmed Devrinde (1916), Kurbağacık (1919), Hayattan Hikâyeler (1928), Demirel‘in Hikâyeleri (1930), Gazi’nin Gizli Ordusu, İnkılâp Hikâyeleri (1930), Meçhul Asker (1930).

OYUN: Muhterem Katil (1914), Beyaz Kahraman (1932), Yârim Osman (1933), Yılmazların İkizler (1932), Gazi Çocukları İçin (1934), Mavi Yıldırım (1934), O Bir Devirdi (1938).

DİĞER ESERLERİ: Ebu Hatırat Sait Paşa Hazretlerine Açık Mektup (1916), Gazi Muhtar Paşa Hazretlerine Açık Mektup (1916), Can Damarlarımıza Dair İkinci Tetkik. Kırk Milyon Liramızı Çalıyorlar (1925), Yazı Kitabı (1929).

Paylaş