HAYATI

Şair ve yazar. 1792’de Mora, Trapoliçe’de dünyaya geldi. 1878’de İstanbul’da yaşama veda etti. Sultan Mahmut Türbesi’ne gömüldü. Şeyh Ahmet Necip Efendi’nin oğludur.

Abdurrahman Sami Paşa, özel öğretmenlerden ve babasından dersler alarak yetişti. Mora İsyanı sırasında ailesiyle birlikte tutsak düştü. Babası bu tutsaklığa dayanamayıp ölünce ailece kötü bir durumda kaldılar. 1826’da İngiliz elçisinin aracılığı ile fidye karşılığı, iki kardeşi rehin tutularak serbest bırakılınca, Mısır’a, Kavalalı Mehmet Paşa’nın yanına sığındılar. Mora isyanı konusunda verdiği rapor beğenildiğinden Bulak matbaası müdürlüğü görevine atandı. Daha sonra isyanı bastırmakla görevli İbrahim Paşa’nın katibi olarak sefere katıldı. İsyan bastırıldıysa da, İngiliz, Fransız ve Rus ittifakı sonucu Mısır’a dönmek zorunda kaldılar. Abdurrahman Sami Paşa, bu dönemde kardeşlerini de kurtardı. 1848’de Kavalalı’nın vefatına kadar onun hizmetinde kaldı. Sonraki yıllarda Abbas Paşa Mısır’a vali olunca Sami Paşa’da Mısır’dan uzaklaştırıldı. Tırhala müfettişliği, Trabzon, Vidin valiliği, Tanzimat meclisi üyeliği ve Maarif nazırlığı yaptı. 1857’de çıkan isyan nedeni ile Girit’a vali olarak gönderildi. Daha sonra Meclis-i Vala, Meclis-i Ayan üyelikleri görevlerinde bulundu.

Adurrahman Sami Paşa, divan geleneğine bağlı kaldığı şiirlerinin yanı sıra, dinsel ve ahlaki ürünler de verdi. Şiirlerinde tasavvuf etkisi görülür. Yaşadığı dönemin “müteferrikleri” arasında sayılmış, Abdülhamit’in övgülerine karşılık, Namık Kemal’ce yerilmiştir. Sami Paşa, Tanzimat öncesine ve sonrasında eski kültürü temsil eden edebiyatçılardan biriydi.  Bu kültürün ortaya çıkışı durumunda bulunan basılmış İnşa-yı Sami, devlet büyüklerine yazdığı resmi ve özel mektuplar ve bazı tarizlerden meydana gelmiştir. Küçük hacimli bu kitabı bir münşeattır ve Veysi münşeatının hafif yenileşerek devamından başka bir şey değildir. Ekseri yazarın ruhu ile devrin özelliklerini gösterme bakımından ilginç ve eski nesir estetiği içinde düzgün ve sağlam ifadeli olmakla beraber, gerçek Türk dili ve edebiyatı bakımından ölü doğmuş bir üründür. Bu nesrin meraklısı bazı kişiler arasında örnek olarak kabul edilmiş ise de Türk edebiyatı için bir değeri olmamıştır.

ESERLERİ
  • Dîvân-ı Sâmî
  • İnşâ-yı Sâmî
  • Kişver-i Derûn
  • Rumûzü’l-Hikem
  • Sergüzeşt-i Sâmî

KAYNAKÇA: Kaplan, Mehmet, İ. Enginün, B. Emil (1988). Yeni Türk Edebiyatı Antolojisi. C.I. İstanbul: Marmara Üniversitesi Yay, İbrahim Alâeddin Gövsa / Türk Meşhurları (1946).

Paylaş