Nisan 1925’te Avanos/Nevşehir’de dünyaya geldi. 19 Ağustos 2001’de İsveç’te hayatını kaybetti. Zeynep Hanım ile ilkokul öğretmeni Ali Rıza Ergüven’in oğludur. İlk ve orta öğrenimini Nevşehir ve Yozgat’ta tamamladıktan sonra İstanbul Üniversitesi Türkoloji Bölümü’nden 1952 yılında mezun oldu. Sayıştay denetmeni, edebiyat öğretmeni, Basın Yayın Genel Müdürlüğü’nde ve Başbakanlık Basın Danışmanlığı’nda yazar ve sözcü olarak çalıştı. Halkla İlişkiler konusunda staj yapmak üzere açılan sınavı kazanarak Brüksel’e gönderildi. Stajını tamamladıktan sonra eski görevine geri döndü, ancak bir takım suçlamalar sebebiyle çeşitli baskılarla karşılaşınca görevinden ayrılmak zorunda kaldı.

1967 yılında İsveç’e yerleşti. Stockholm Üniversitesi’nde İsveç dili ve edebiyatı üzerine eğitim gördü. Karolinska Ens. Kitaplığı’nda ve Göçmen Genel Müdürlüğü’nde görev yaptı. 1978’de Stockholm Üniversitesi Yüksek Öğretmen Okulu’nda Türkolog ve araştırmacı olarak çalışmaya başladı. Buradan emekliye ayrıldı. İsveç’te hayatını kaybetti. Ankara Karşıyaka Mezarlığı’nda toprağa verildi.

İlk şiiri İzmir’de çıkan İnkılapçı Gençlik dergisinde yer aldı. Bunu Yedigün, Erciyes, Kovan, Türk Dili, Kültür Dünyası, Tercüme Dergisi, Kaynak, Dost, Yelken ve Yeditepe’de yayımlanan şiirleri izledi.1954-82 yılları arasında şiir, çeviri, inceleme, araştırma yazılarını sürekli olarak Varlık’ta yayımladı. Daha sonra Yaba, Dönem, Karşı Edebiyat, Gerçek Sanat, Berfin Bahar ve Türk Dili dergilerinde de yazdı.

T.S. Halman “Yalnızlar”daki şiirlerinden örnekler göstererek Ergüven’in “büyük umutlar veren bir yeni romantik olarak” şiire başladığını belirtti. “Güneşe Açılmak” adlı yapıtı içinse “Ergüven, yalnız teknik ustalık bakımından değil, metafizik açılımlar yaptığı zaman, derin bir aydın olarak da en etkili şiirlerini verdi” değerlendirmesini yaptı.

“Yasak Tümceler” adlı romanında dine ve Allah’a hakaret ettiği suçlamasıyla yargılandı. Kitap toplatıldı ve kendisi 1 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıldı, cezası tecil edildi. “Gece de Güneş Doğar” adlı romanı ve Papirüs dergisinde yayımlanan “İslam Dogmaları Çağdığı, Şeriat Karayıkım” adlı yazısı sebebi ile hakkında dava açıldı.

Anılarını aktardığı otobiyografik eserleri halkbilim açısından da incelenmeye değer bulundu.

ESERLERİ

ŞİİR: Yalnızlar (1958), Seviden Yana (1968), Güneşe Açılmak (1978), Yanık Topraklar (1978), Burdan Öte (1981), Kırmızı Horoz (1981), Toprak ve İnsan (1982), Denize Karşı (1983), Görünümler (1986), Göçebe Yağmuru (1988), Önceki Adam (1988), Kiraz Ağacı (1988), Anamız Ağlamış Bizim (1989), Ayçiçekleri (1989), Gece Yakılan Türküler (1989), Güneşler Uyumaz (1989), Milyonlar Kalkıyor Ayağa (1989), Sular Sessiz Akmaz (1991), Şol Cennet Kuşları (1991), Çün Zaman Ermiştir (1991), İdris Böyle Dedi (1991), Huriler ve Gılmanlar (1991), Aliyi Veliyi Anlattım Diye (1991), Gelin Dostlar Bir Olalım (1991), Anı Dahi Anda Asmışlar (1991), Bir Öğle Üstü (1992), Ağaca Tırmanan Adam (1992), Açlık ve Savaş (1992), Gece Işığa Doğru (1992), Tanrılar Ölüyor (1992), Nalları Ağır Atlar (1993), Bir Elim Anadolu (1993), Ana Uyandır Beni (1994), Tabancamın İpek Bağı (1994), Ve Bedrettin (1995), Acı Sıcak (1999).

ROMAN: Yarınları Beklerken (1982).

ANTOLOJİ: Halk Edebiyatı Antoloji (1982).

DENEME-İNCELEME: Yunus Emre (1982), Sanat ve Erotizm (1988), Evren-bilim ve Tanrı Kavramı (1992), Evren ve Yeraltı (1990), Tabancamın İpek Bağı (1994), Huluppu Ağacı (1999), Tanrıları Nasıl Yarattık? (2000), Şarabı Tanrılarla Yudumladık (2001), Vladimir Mayakovski-Yaşamı, Sanatı, Şiirleri (çev. ve inceleme, 2002). ÇEVİRİ: Baudelaire’den Şiirler (1961), Eluard’dan Şiirler (1980).

 

Paylaş