HAYATI
Şair. 1 Ocak 1946 günü Mardin’e bağlı Kızıltepe ilçesinde dünyaya geldi. Keziban Hanım ile Mehmet Ali Güler’in oğlu. İlk ve orta eğitimini Kızıltepe’de bitirdi. 1964’te Diyarbakır’da Erkek Öğretmen Okulu’ndan mezun oldu. Bir süre ilkokul öğretmenliği yaptı. Ardından Diyarbakır Eğitim Enstitüsü’ne devam ederek, 1976’da Türkçe öğretmeni olarak mezun oldu. Yurdun pek çok il ve ilçesinde öğretmen olarak çalıştı, idarecilik yaptı. İLESAM ve Folklor Araştırmaları Kurumu üyesi. Söke’de yaşıyor; evli, üç çocuk babası.
İlk şiirleri Diyarbakır’da yayımlanan Mücadele dergisinde çıktı. Ürünlerini İslam, Hilal, Oku, Tarla, Çaba, Defne, Çağrı, Türk Edebiyatı, Adımlar, Eflatun, Türk Folkloru, Türk Folklor Araştırmaları, Erciyes, Gülpınar, Tohum, Hareket gibi dergilerde yayımladı. Şiirlerinin dışında Türk folkloru üzerine yayımlanmış makaleleri de bulunmaktadır.
ÖDÜLLERİ
- 1998 Folklor Araştırmaları Kurumu Türk Folkloruna Hizmet Ödülü.
ESERLERİ
Şiir:
- Dicle Köprüsü, Ank., 1970
- Harran’da Atatürk Çiçeği, İzmir: Doğruluk Mtb., 1986
- Bir Başka Türkü, İzmir, 1991
- Bahar Düşü, İzmir, 1992
- Yaz Güneşi Bengisu, 2004
- Çanakkale İçinde Aynalı Çarşı, Aydın: Aydın Eski Eserleri Sevenler Derneği, 2004
Derleme-İnceleme:
- Söke Şairleri Antolojisi, İzmir Doğruluk Mtb., 1990
- Yerli ve Yabancı Gözüyle Yunus Emre, İzmir, 1993
- Konularına Göre Manilerimiz, Söke, 1994
- Mardin Folkloru: Gelenekler, Görenekler, Ank.: MAREV, 1998
- Sökeli Bir Güzel Adam Ahmet Güçsav, Aydın: 2004
- Umurlu’dan M. Kemal Yılmaz, İst.: 2007
Deneme:
- Çamaş Notları, Ordu, 1993
ESER ÖRNEKLERİ
Anadolu’ya Ağıt
Harran Ovası’nda diz boyu deve dikenleri
Urfa’da, Mardin’de susuz yaşayan
Bir inekle, bir eşekle hala sürülür tarla
Gözbebeklerinde ter, ayaklarında kan
Evler yıkılır,insanlar ölür depremlerden
Bu Hınıs, bu varto, bu Muş, bu Tatvan
Bomba sesleri, molotof kokteyleri ilim yuvalarında
İnsan utanır, yüz bin kere yaptıklarından
Dağ başlarında değil, kentlerde kavga, katliam
Bankalar soyulur, adam vurulur her an
Ve döndü ortalıkta hep aynı plaklar
Esrikliğinde kırıldı, tümünde yalan
Gün doğmadı pencerelerde özgürce
Ocaklar söndü, çocuklar uryan
Bir kısır döngüdür yobazca sürüp giden
Barut kokusu, kanpıhtısı, isyan
Ümitle umudu bağladık Ankara’ya
Biz yazdık bu şiiri, hani okuyan? ..
Kara Haber
Üzeyir’den askere giden ve kara haberi
köyüne gelen Mehmet Sait Aslan için,
onu yıllardan sonra rahmetle anıyorum.
*** *** ***
Kağıdı kara gelmişti şehit askerin
Anası,karısı, tüm akranları
Bir çığlıktı dolaşıyordu
‘ Asker gitti, şehit geldi ‘
Gözyaşı seldi
Ahu-zarları
Dağları
Deldi.
Uzak illerden bir kara haber
Mehmedim asker, aslanım asker
Telefon direklerine uğramıyor güvercinler
Bir kadın ağıt yakıyordu
Bir baba oy oyy diyordu
Ahu figan
Lo Askero,
Lo Askero loy,loy!
Be-teskero
Be-teskero oyy Oyy!
Bir köy ayağa kalkmıştı
Genç,ihtiyarı,çoluk,çocuk
hüngür hüngür ağlıyordu
Sultan gelin kara yası bağlıyordu
Oy askero oyy askero oyy
Be-teskero,
Be-teskero oyy! .
KAYNAKÇA: Işık, 277; Kim Kimdir, 354.