HAYATI
Saz şair. Hakkında ayrıntılı bilgiye ulaşılamayan Abdî, on sekizinci yüzyıl âşıklarındandır. Abdî’nin yaşadığı yüzyıla ve hayatına dair bilgiye şiirlerinden yola çıkılarak ulaşılabilir. Abdi, bir şiirinde 1752’de Mekke’de bulunduğunu, üç yıl sonra da İstanbul’a döndüğünü dile getirmesine bakılırsa yüzyılın başlarında doğmuş olmalıdır.
Abdi, hece vezninin yanı sıra aruz ölçüsü ile de şiirler söylemiştir; fakat aruzlu şiirleri divan edebiyatı çerçevesine girebilecek mahiyette değildir. Aşık Ömer ve Gevheri gibi, önceki yüzyılın ünlü aşıklarının etkisinde kalmıştır. İstanbul’a dair olan şiirlerinde şehrin güzelliklerinin yanında, devrin yaşayışı, adetleri ve kıyafetleri de açık bir dille anlatılmıştır. Abdi’nin yer yer şiirlerinde Arapça Farsça tamlamalara yer verdiği ve dilinin dönemine göre sade olduğu söylenebilir.
ESER ÖRNEKLERİ
I
Bulunmaz menendi bu cihan içre
Nazenin hubların şahı İstanbul.
Söylenir daima şairan içre,
Vermiştir dünyaya şanın İstanbul.
Gök kubbe altında misli nadiridir,
Marifet ilminde ehl-i mahirdir.
Ararsan kuş südü anda hazırdır,
Bil mürde dillerin canı İstanbul.
Gayetle güzeldir hub-u zamanı,
Arabi, farisi, türki lisanı.
Mevcuttur içinde hur ü gılmanı,
Demişler: Cennet-i sani İstanbul.
İçinde ârif-i billâhı çoktur,
Mâmurdur cümlesi gözleri toktur,
Devretsen cihanı naziri yoktur,
Bil, rub’-u meskûnun hanı İstanbul.
Söylenir dillerde daima namı,
Yedi kral içer aşkına camı,
Müjdesine vermem billâhi şamı,
Kani Mısır, Bağdad, kani İstanbul!
Her yanı bahçeli sümbüllü bağlar,
Aşkıyle sineme urmuşum dağlar.
Âşık Abdi gibi gurbette ağlar,
Yanarlar cezbetse anı İstanbul.
II
Görmedim dünyada rahat yüzünü
Yanılıp bu aşka başım koşalı
Bu babda ben gibi cahil olursa
Deryalar menendi biz de coşalı
Hubların cevriyle biz nun’a döndük
İnleriz daima kanuna döndük
Şaşırdık kendimiz Mecnun’a döndük
Bu hicran dağını üste aşalı
Halime bu alem hep güler oldu
Aşkım da yenilmez besbeter oldu
Rakipler aşkıma aş yerer oldu
Ol tıfl-ı nevresle biz konuşalı
Karşımızdan geçti bir çeşmi gazal
Gönlümün mürgunu avladı derhal
Bendesin eyledi billahi abdal
Gerdana sardıkça ol beyaz şal
Aşıklar aşk ile bikarar olur
Hem aklı başından tarumar olur
Abdi der doğrusu şivekar olur
Seversen cihanda yine paşalı
KAYNAKÇA: Kocatürk, Vasfi Mahir (1963). Saz Şiiri Antolojisi, Ankara: Ayyıldız Matbaası. 239-240.